İfa Yardımcısının Fiilinden Sorumluluk
Hukuk sistemimize göre bir kimsenin yükümlenmiş olduğu bir edimi kural olarak bizzat kendisinin ifa etmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Bunun istisnası ifayı gerçekleştirecek kişinin şahsının sözleşmenin mahiyeti gereği karşı taraf için önem arzetmesidir. Örnek vermek gerekirse; kombinizin tamiri veya bakımı için çağırdığınız bir usta bu işlemi yardımcısı ile gerçekleştirebilir. Bu kanunen kabul edilebilir bir durum iken bir heykeltraşa verdiğiniz heykel yapım işini heykeltraşın başkasına yaptırması kabul edilemez. İfa yardımcısı kullanılabilen durumlarda bu yardımcının verdiği zararlardan dolayı ifa yükümlüsünün kusursuz sorumluluğu söz konusudur. Yazımızda ifa yardımcısının fiilenden sorumluluk konusunu Yargıtay kararları ışığında ele aldık.
Yardımcı Kişilerin Fiillerinden Sorumluluk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu‘nun 116. maddesinde düzenlenen bu kusursuz sorumluluk haline göre edimin bir yardımcı ile ifa edilmesi halinde yardımcının meydana getirdiği zararlardan, asıl ifa yükümlüsü sorumlu olmakta ve edimi ifa etmesi icap etmektedir. Bu sorumluluk taraflarsa yapılacak bir anlaşma, örneğin sözleşme metnine eklenecek bir madde ile ortadan kaldırılabilir. Ancak kanuni tek istisna olarak işin yürütülmesinin ilgili makamların iznine tabi tutulmuş olması durumunda ifa yardımcısının fiilinden sorumluluk ortadan kaldırılamayacaktır.
MADDE 116- Borçlu, borcun ifasını veya bir borç ilişkisinden doğan hakkın kullanılmasını, birlikte yaşadığı kişiler ya da yanında çalışanlar gibi yardımcılarına kanuna uygun surette bırakmış olsa bile, onların işi yürüttükleri sırada diğer tarafa verdikleri zararı gidermekle yükümlüdür.
Yardımcı kişilerin fiilinden doğan sorumluluk, önceden yapılan bir anlaşmayla tamamen veya kısmen kaldırılabilir.
Uzmanlığı gerektiren bir hizmet, meslek veya sanat, ancak kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütülebiliyorsa, borçlunun yardımcı kişilerin fiillerinden sorumlu olmayacağına ilişkin anlaşma kesin olarak hükümsüzdür.
Yargıtay Kararlarından Örnekler
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi bir kararında petrol nakliye işini üstlenen davalı şirket çalışanının nakliye sonrası boşaltım yapılırken yakıt tanklarını karıştırması neticesinde benzin ve mazotun birbirine karışmasına sebebiyet vererek petrolü zayi etmesi ve davacı şirketi zarara uğratması eyleminde davalı şirket çalışanının kusurundan dolayı davalı şirketin TBK 116. maddesi uyarınca sorumlu olacağını tespit etmiştir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/3049, 2017/5904, 31/10/2017)
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016 yılında vermiş olduğu bir kararda ingilizce eğitimi veren bir yaz okuluna kayıt olan 9 yaşındaki kız çocuğuna okula öğrencileri taşıyan servisin şoförü tarafından cinsel istismar suçunun işlendiğinin ceza yargılamasında sabit hale gelmesi akabinde ailenin açtığı manevi tazminat davasında; eğitim kurumu şirketi ve servis minibüsünün sahibi hakkında manevi tazminata hükmedilen davanın temyiz incelemesinde Yargıtay davalıların sorumluluğunun Türk Borçlar Kanunu 116. maddesinden kaynaklandığıne belirterek yerel mahkeme hükmünü onamıştır. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 2015/19892 E., 2016/13113 K., 22/11/2016)
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi bir kararında davalı banka şube müdürünün davacının gerçekleştireceği şartlı havale işleminde şartın gerçekleşmemesi halinde havale miktarının faiziyle iadesinin sağlanacağına ilişkin taahhüdüne rağmen havale edilen paranın iade edilmemesi nedeniyle bankaya karşı açtığı tazminat davasında banka şube müdürünün mevzuata aykırı taahhütü nedeniyle bankanın da TBK 116. maddesine göre ifa yardımcısının fiilenden sorumluluk hükümlerine göre sorumlu olacağı belirtilerek yerel mahkemenin aksi yöndeki hükmü bozulmuştur. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 2015/5769 E., 2015/13116 K., 08/12/2015)